Östrojen, temel cinsiyet hormonlarından biridir, kadınlık hormonu olarak da bilinir. Hem kadınlar hem de erkekler östrojen üretirken, kadınların vücudunda bu hormon daha fazla üretilmektedir (1). Östrojen, adet döngüsünü düzenlemeye ek olarak, üreme sistemini, idrar yolunu, kalp ve kan damarlarını, kemikleri, göğüsleri, deri, saç, mukoza zarlarını, pelvik kasları ve beyni etkileyebilen bir hormondur (2). Kasık ve koltuk altı kılları gibi ikincil cinsel özellikler de östrojen ile alakalıdır. Östrojen seviyeleri yükseldiğinde vücut kılları büyümeye başlar.
Ergenlikte, genç kızların yumurtalıkları östrojen üretimini artırmaya başlar ve bu bir dizi farklı sürece sebep olarak kadın vücudunun özelliklerinin ortaya çıkmasını sağlar. Östrojen, vajinanın büyümesini teşvik etmeye yardımcı olur. Vajina duvarının gücünü uyarmaya ve aynı zamanda esnek kalmasına yardımcı olur. Ayrıca vajinada hafif asidik olan mukus üretimine de yardımcı olur. Bu önemlidir, çünkü bu salgı herhangi bir enfeksiyona karşı vücudu korumaya yardımcı olmaktadır.
Östrojen fallop tüplerinin güçlendirilmesinde de rol oynar. Fallop tüpleri, rahmin döllenmesi için yumurtaların aşağı doğru hareket ettiği tüplerdir. Östrojen rahim duvarını güçlendirmede de söz sahibi bir hormondur.
Östrojenin vücutta başka görevleri de vardır. Örneğin, vücut ısısını uyarır. Vücut sıcaklığının kontrol edilmesine yardımcı olur. Beynimizdeki endorfin üretimine etkisi olmaktadır. Endorfin, bizim iyi hissetmemizi sağlayan hormonlardan biridir. Kadın bedeni, yumurtanın serbest bırakılmaya hazır olduğu anda östrojenin etkisiyle endorfin de salgılayarak mutluluk hissinin açığa çıkmasını sağlar (3).
Östrojenin menstrüasyon dönemindeyken ne yaptığını bilmek, menopoza yaklaşırken yani östrojen düşüklüğü görüldüğünde ne olacağını öngörmeyi sağlar. Bu da menopozda yaşanabilecek tüm semptomları daha iyi anlamanızı sağlar.
Düşük östrojen belirtileri ruh hali ve vücut ısısında değişiklikler şeklinde gözlemlenebilir. Östrojen eksikliği vajinal kuruluğa neden olabilir, vajina astarının daha ince ve daha kırılgan olmasına sebebiyet verebilir. Yani menopoz belirtileri, temelde östrojen seviyelerinin düşmesinden kaynaklanır (4).
Keten tohumu, soya fasulyesi, kuru meyveler, susam, sarımsak, şeftali gibi besinlerde fitoöstrojen bulunur. Fitoöstrojen, insan vücudundaki östrojen ile benzeşen bitkisel östrojen kaynağıdır.
Yüksek seviyelerde östrojen vücutta doğal olarak gelişebilir, ancak bazı ilaçların alınmasından dolayı da östrojen artışı görülebilir.
Östrojen seviyeleri adet döngüsüne, bulunduğunuz ortama ve yaşam şartlarınıza göre değişiklik gösterebilir. Östrojen seviyesi, döngünün ortasında en yüksek seviyedeyken, periyodun devam ettiği süre boyunca en düşük düzeydedir. Menopoz döneminde ise östrojen seviyeleri düşmeye başlar.
Vücudunuzun östrojen ve testosteron seviyeleri dengesizleştiğinde, belirli semptomlar geliştirmeye başlayabilirsiniz. Kadınlarda potansiyel yüksek östrojen belirtileri:
İdil Ediboğlu Koç
Diyetisyen