İşleminiz gerçekleştiriliyor. Lütfen bekleyiniz...

Minerallerin Faydaları Nelerdir?

Mineraller, evrende birçok maddede bulunan bileşenlerdir. Tıpkı vitaminler gibi mineraller de vücudumuzun normal işlevlerini gerçekleştirebilmesi için gereklidir. Mineraller genel olarak 2 ayrı grupta incelenir.

Mineraller, evrende birçok maddede bulunan bileşenlerdir. Tıpkı vitaminler gibi mineraller de vücudumuzun normal işlevlerini gerçekleştirebilmesi için gereklidir. Mineraller genel olarak 2 ayrı grupta incelenir.

 

Makromineraller

Vücudunuzdaki belirli rollerini yerine getirebilmeleri için makrominerallere eser minerallerden daha büyük miktarlarda ihtiyaç duyulur. Bu minerallere gelecek olursak:

Kalsiyum

Kalsiyum, en önemli minerallerin arasında yer alır. Vücudunuzun güçlü kemikler oluşturmak ve korumak için kalsiyuma ihtiyacı olduğu bilinir. Vücudunuzdaki kalsiyumun %98'inden fazlası kemiklerinizde ve dişlerinizde depolanır. Kadınlarda menopoz sonrası kemik kaybını önlemeye yardımcı olması, yağ kaybını ve kilo kontrolünü desteklemesi, kolon kanseri gibi kanser türlerinin gelişme riskini azaltması gibi özellikleri bulunur (1, 2, 3, 4).

Örnek besinler: Süt ve süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler, brokoli (5).

 

Fosfor

Temel bir mineral olan fosfor; kemiklerin, dişlerin, DNA'nın ve RNA'nın bir bileşeni olarak bilinir. Fosfor eksikliği durumunda böbreklerdeki emilim azalabileceğinden kronik hastalıkların oluşma riskini artırabileceği düşünülür. Fosfor, besinler yoluyla vücuda alınabilir ancak gerekli durumlarda takviye olarak da alınabilir (6).

Örnek besinler: Süt ürünleri, et ve kümes hayvanları, balık, yumurta, kuru yemişler, baklagiller, sebzeler ve tahıllar (7).

 

Sodyum ve Klorür

Genellikle basitçe tuz olarak adlandırılan sodyum, günlük beslenmede tüketilen hemen hemen her besinde bulunan bir mineraldir. Elektrik yüklü iyonlar oluşturan minerallerden biri olan sodyum, vücudumuzun elektrolitlerinden biridir. Bunlara ek olarak sağlıklı yetişkinlerin günlük sodyum alımlarını 2.300 miligramın altında olması önerilir. Bu ölçek bir çay kaşığı tuza eşdeğerdir.

Klorür minerali de genellikle sodyum ile beraber karşılaşılan bir mineraldir. Klorür, sodyum ile beraber kullanılan başka bir mineraldir. Tuzun ağırlığının genellikle %40 sodyum ve %60 klorürden oluştuğu bilinir (8).

Sodyum-klorür oranı yüksek ve az tüketilmesi önerilen besinler: Hazır çorbalar, salata sosları, pizza, paketli yiyecekler, hazır ekmekler (9, 10).

 

Potasyum

Potasyum vücutta en çok bulunan üçüncü mineraldir. Vücuttaki potasyumun yaklaşık %98'i hücrelerde bulunur. Bunun %80'i kas hücrelerinde, diğer %20'si ise kemiklerde, karaciğerde ve kırmızı kan hücrelerinde bulunur. Potasyumun özelliklerinin arasında ise vücudun sıvıyı düzenlemesi, sinir sinyalleri göndermesi ve kas kasılmalarını düzenlemesi yer alır (10).

Örnek besinler: Mercimek, meşe palamudu kabak, muz (11).

 

Sülfür / Kükürt

Kükürt atmosferdeki ana elementlerden biridir. Yiyeceklerinizin yetiştiği toprak da dahil olmak üzere her yerdedir. Bu mineralin görevlerinin arasında ise; DNA'nın inşası ve onarımının yanı sıra hücrelerinizi hasara karşı korumak yer alır. Bunlara ek olarak daha birçok önemli işlevler için kükürt kullanır (12, 13).

Örnek besinler: Sarımsak, soğan, Brüksel lahanası, yumurta, maden suyu (14).

 

Mikromineraller

Mikrominerallere makrominerallerden daha küçük miktarlarda ihtiyaç duyulur ancak yine de vücudunuzda önemli işlevlerin gerçekleşmesini sağlar. Mikrominerallere gelecek olursak:

 

Demir

Demir, kandaki oksijeni taşımak ve diğer çeşitli işlemleri gerçekleştirmek için gerekli olan bir protein olan hemoglobinin işlevi için önem taşıyan bir mineraldir. Özelliklerinin arasında ayrıca; hamilelik sırasında bağışıklığa katkı sağlaması, atletik performansı geliştirmeye yardımcı olması gibi maddeler yer alır (15, 16).

Örnek besinler: Tahıl ürünleri, fasulye, ıspanak, fındık (17).

 

Manganez

Manganez vücudunuzun küçük miktarlarda ihtiyaç duyduğu bir eser mineraldir. Beyninizin, sinir sisteminizin ve vücudunuzdaki birçok enzim sisteminin çalışması için gerekli olduğu bilinir. Manganez; kemik sağlığının korunmasına, karbonhidrat, amino asit ve kolesterol metabolizmasının iyi çalışmasına yardımcı olur (18, 19).

Örnek besinler: Badem, ceviz, barbunya fasulyesi, yulaf ezmesi ve kepek (20).

 

Bakır

Bakır vücudunuz için önemli bir mineraldir. Eksikliğinde bakır takviyeleri bazı sağlık koşullarını iyileştirebilir, ancak bunların genellikle bakır eksikliğiyle ilişki olarak gelişen semptomlar olduğu bilinmektedir. Örneğin, menopoza giren kadınların kemik yoğunluğunun azalmasını engellemek için bakır takviyelerinin kullanıldığı bilinir (21).

Örnek besinler: Karaciğer, yengeç, kaju (22).

Çinko

Çinko temel bir besin maddesi olarak kabul edilir, yani vücut kendiliğinden üretemez veya depolayamaz. Bu nedenle takviye yoluyla alındığı bilinir. Çinkonun özelliklerinin arasında; bağışıklığa destek olması, DNA sentezi ve yara iyileşmesi süreçlerini iyileştirmesi ve sindirime, sinir fonksiyonuna ve diğer birçok sürece katkıda bulunması yer alır (23, 24).

Örnek besinler: Et, balık ve deniz ürünleri, yumurta ve fasulye (25).

 

İyot

İyodür olarak da adlandırılan iyot, toprakta ve okyanus sularında doğal olarak bulunan bir mineral türüdür. İyotun özelliklerinin arasında; kanser karşı destek olması, hamilelik sırasında nörolojik gelişimi desteklemesi gibi özellikler yer alır (26, 27). 

Örnek besinler: Ton balığı, karides, süt, yoğurt (28).

 

Selenyum

Selenyum birçok besini yiyerek tüketebileceğiniz bir mineraldir. Birçok özelliği bulunur. Bunların arasında; antioksidan işlevi görmesi, bazı kanser türleri ile savaşmaya yardımcı olması, tiroid hormonunu düzenlemesi gibi özellikler yer alır (29, 30, 31).

Örnek besinler: Tohumlar, kuru yemişler, sardalya, jambon (32).

 

 

 

 

 

Güncellenme Tarihi : 3.11.2023
Yayınlanma Tarihi : 3.11.2023
Mobil görünüm için tıklayın.
Top